Merhaba Sevgili Tarih Severler,
“Gündüzü seyranlık gecesi gerdanlık” derler Mardin için… Taşın başkenti derler… Hoşgörü kenti derler… Dahası da var ama ne yazsam bir şeyler eksik kalacak. Çünkü Mardin kısacık cümlelere, sloganlara indirgenebilecek bir kent değil. Mardin zenginliğinin keşfetmekle bitmeyeceği derin mi derin bir kültür mirası. Benim önerilerimi başlangıç olarak alın ve Mardin’i her şeyiyle keşfetmek isterseniz, bu rotadaki noktaları 3-4 katıyla çarpmanız gerektiğini, görülecek yer listesinin uzayıp gittiğini unutmayın…1- Ah O Evler
Mardin’in dünyaca ünlü evleri, Kuzey Suriye tarzı olarak nitelenen taş yapılardan oluşur. Benzerlerine Niğde ve Kayseri’de rastlamak mümkün… Bölgede ünlü olan sarı kalker taşı kullanılmış. Bu taş evlerin yazın serin kışın sıcak olmasını sağlıyor. Mardin evlerinin bir özelliği sıva malzemesi kullanılmaması. Mezopotamya ovasına açılan kapılar tepenin eğimi üzerinde kuruldukları için en az iki katlı yapılmışlar. Ve hiçbirinin gölgesi de birbirinin üzerine düşmeyecek şekilde planlanmış.
2- Müzedeki Fark
1942 yılında kurulan Mardin Müzesi, sadece eser varlığıyla değil kütüphanesiyle ve bahçesinde kurulan Arkeopark [...]